KURGU-MEKÂN, ÇATKI-ZAMAN
Sinema ve Mimarlık: İki Düşünen Üretimin İlişkisi
Sinemayı mimarlık nesnelerinin üretildiği bir alan, mimarlığı sinema deneyimini mükemmelleştirmek için kullanılan bir araç olarak görmenin dışında nasıl beraber okumalar yapılabileceği dosyamızın temel sorusu.
Sinema ve mimarlığı iki düşünen üretim olarak isimlendirmek iki aracın dünyayı kurma ve dillendirmede iki farklı temsil aracı olduğunu vurgular. Sinema ve mimarlık alanlarını temsil meselesi üzerinden okumak, zamanın mekân ile temsilinin imkânını sorgularken sinemanın mimarlıkla, dahası hakikatle kurduğumuz bağa nasıl müdahil olduğunu da irdeler.
Geleneksel eğitimimizde, soyut-kartezyen-mutlak uzamın her türlü biricik yeri sonradan ürettiğine inandığımız bir kozmoloji egemendir. Yani öncelikle rakamsal olarak temsil edilebilir bir boşluk ve onda asılı bir kâinat hayal eder, sonra değişen, dönüşen ve dolayısıyla tali bir unsur olan yer kavramını konuşlandırırız. Buna karşın Heidegger, “yer”in, “burada olma”nın kartezyen uzamdan daha önce ve daha hayati olduğunu göstererek klâsik metafiziğin varlık anlayışı ile hesaplaşmaya girişmiştir.
Sorularımız mekân ve zaman sorunlarına odaklanırken bunları iki ayrı kategori olarak düşünmeden yapmayı deniyor.
Dosya İçeriği
Hayalle Hakikat Arasında Bir Yerde / Belkıs Uluoğlu
Türk Sinemasında Yitirilen Tipik Karakterler ve Tipik Mekânlar / Yusuf Civelek
Sinema ve Mimarlık: İki Düşünen İmalât / Ali Paşaoğlu